|
||||||||
Bediüzaman, Hz. İsa, Hz. Mehdi (a.s.)ve Deccal gibi ahir zaman şahısları hakkındaki müteşabih, yani 'benzetmelerle anlatılan rivayet ve hadislerin', mutlaka tevilinin yapılarak, benzetmelerinin çözülerek açıklanması gerektiğini söylemiştir. Aksi takdirde, bir kısım sözde alimlerin bu hadisleri, müteşabih anlamlarına aldırmadan, zahirine bakıp yorumlamakla şüpheye düştüklerini veya hadisi tamamen reddetme yoluna gittiklerini ifade etmiştir. Bu gibi sözde alimlerin Hz. İsa ve Hz. Mehdi (a.s.)konusundaki yanlış yorumlamaları, bu konuda tam bir bilgiye sahip olmayan Müslümanların da yanıltılmasına sebep olmaktadır. Oysa ki Peygamberimiz (sav)'in, Hz. Mehdi (a.s.)'nin hayatına ilişkin her konudaki hadisleri, aklın, mantığın tam olarak kavrayabileceği netliktedir. Bu konudaki müteşabih yani benzetmelerle anlatılan rivayetler de, Kuran bilgisiyle ve diğer rivayetlerin ışığıyla değerlendirildiğinde, hadislerde Hz. İsa'nın gelişinin ve Mehdi'nin çıkışının hiçbir şüpheye yer verilmeyecek şekilde açıklandığı görülebilecektir. Kuran ayetlerinde Müslümanların bu gibi hadisleri nasıl değerlendirmeleri gerektiği konusunda yol gösterilmiştir. Ayetlerde, insanların Peygamberimiz (sav) için, "Onunla birlikte bir melek indirilmeli değil miydi?" diye sordukları bildirilmiştir (Enam Suresi, 8). Ancak hiçbir zaman için 'Peygamberimiz (sav)'in sarığının üzerinde bir melek görünmemiş, bu melek de insanlara "bu kişi peygamberdir" diye bir söz söylememiştir'. Aynı durum Hz. Mehdi (a.s.)için de geçerlidir. Hz. Mehdi (a.s.) hakkındaki bu müteşabih hadislerden biri de, 'Hz. Mehdi (a.s.)'nin de başının üzerindeki bir buluttan bir meleğin seslenerek, "Hz. Mehdi (a.s.)budur, ona uyun" diyerek Hz. Mehdi (a.s.)'yi tanıtacağı' şeklindedir:
Hadiste bahsedilen bulut, insanların görebileceği bir bulut değildir. Manevi alemde meleklerin ve cin aleminin göreceği bir buluttur. Böyle bir görüntü oluşması, meleklerin ya da cinlerin kavrayışının ötesinde bir durum değildir. Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde haber verildiği gibi, Mehdi insanların olduğu gibi, cinlerin ve meleklerin de Mehdisi'dir. Allah Hz. Mehdi (a.s.)'yi, 3 ayrı aleme de rahmet olarak göndermiştir. Dolayısıyla bu açıklama da cinlere ve özellikle de melek alemine yöneliktir; ve böyle bir durum onlar için meşru bir olaydır. Hadiste belirtilen olay gerçekleşip bir melek Mehdi'yi müjdeleyip tanıttığında, bir başka hadiste haber verildiği gibi diğer melekler de bu çağrıya uyarak Hz. Mehdi (a.s.)'ye yardım edeceklerdir. Peygamberimiz (sav)'in bu konudaki hadisleri şöyledir:
Dolayısıyla bu hadislerin dıştan görünen anlamıyla yorumlanmaması son derece önemlidir. Çünkü burada kastedilenin, "bir bulut içerisinde bir meleğin gelip insanlarla konuşması ve onlara Hz. Mehdi (a.s.)'yi tanıtması olmadığı" çok açıktır. Böyle bir olay ne Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) de, ne de diğer peygamberlerinin hiçbirinde olmamıştır. Peygamberlere de melekler hiçbir zaman için melek olduklarından yüzde yüz emin olmayacakları gibi, hep güzel bir insan görünümünde gelmişlerdir. Böyle bir mucize gerçekleşse, insanların hepsi kayıtsız şartsız iman eder, Hz. Mehdi (a.s.)'yi kabul eder ve hiçbir şüpheye kapılmazdı. Ancak böyle bir durum, Allah'ın Kuran'da bildirdiği adetullahına tümüyle aykırıdır. Zira Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili böyle bir mucize olsa, dünya hayatında insanlar için yaratılan 'imtihan' ortadan kalmış olurdu ki bu da Kuran'a göre mümkün değildir. Melekler insanlara görünmeyeceklerdir. Melekler, Hz. Mehdi (a.s.)'ye görünmeden yardım edecekler, insanların kalbine Allah'ın dilemesiyle, "Bu kişi Hz. Mehdi (a.s.)'dir" diye ilham edeceklerdir. Bazı kişilerin dediği gibi gökten melekler insanlara görünecek şekilde "Bu Hz. Mehdi (a.s.)'dir. Ona uyun" dese, ayrıca buluttan bir el çıksa ve Hz. Mehdi (a.s.)'yi göstererek ona biat edilmesini işaret etse ve milyonlarca insan bu duruma şahit olsa, bütün bu açık ve kesin delillere rağmen Hz. Mehdi (a.s.) yine de Mehdiliğini kabul etmezse, meleklerin hiç birinin sözüne inanmıyor anlamı çıkar. Bu da olacak bir şey değildir. Meleklerin açık ve aleni konuşmaları kendi aralarında olacaktır.
Hz. Mehdi (a.s.)'nin yanında görünür bir melek olup herkesi ona biat etmeye çağıracak olsa Hz. Mehdi (a.s.) de kendinin Hz. Mehdi (a.s.) oldundan emin olacaktır. Böyle bir durumda insanların ona zorla Hz. Mehdi (a.s.) olduğunu kabul ettirmesine gerek kalmazdı. Çünkü zaten yanında görünür halde bir melek bulunsa, söyledikleri doğru olacağı ve kesin delil niteliğinde olacağı için Hz. Mehdi (a.s.)'nin itirazı olmazdı. Bu durumda Hz. Mehdi (a.s.)'nin insanların kendisine biat etmesini kabul etmesi şart olurdu.
İslam alimlerinin Hz. Mehdi (a.s.)'yi aramaya çıkmaları Peygamberimizin (sav) hadislerinde birçok yerde bildiriliyor. Hz. Mehdi (a.s.)'nin başının üzerinde, onun Hz. Mehdi (a.s.) olduğunu haber veren görünür şekilde bir melek olsa, herkes kim olduğunu ve yerini hemen bilirdi. İslam alimleri de Hz. Mehdi (a.s.)'yi aramaya çıkmaya gerek duymazlardı. Bu nedenle aynı Peygamberimiz (sav) de olduğu gibi, Hz. Mehdi (a.s.)'nin de, insan aklının kavrayışının ötesindeki özelliklerle ortaya çıkması beklenmemelidir. Mehdi de tüm insanlar gibi, Allah'ın adetullahına bağlı, imtihana tabi olan bir kuldur. Allah, tüm hidayet elçileri gibi, Hz. Mehdi (a.s.)'yi de hem fiziksel hem ilmi açıdan güçlendirmiş, imanıyla, ahlakıyla, aklıyla ve sahip olduğu hikmetle onu insanların pek çoğuna üstün kılmıştır. Ancak Hz. Mehdi (a.s.), bir kısım sözde alimlerin yanlış yorumladıkları şekilde mucizeler göstererek ortaya çıkmayacaktır. Müslümanlar Hz. Mehdi (a.s.)'yi, hadislerde bildirilen fiziksel özelliklerinden, üstün vasıflarından, dünya çapında İslam ahlakının hakimiyetine vesile olmasından, ateizmi, materyalizmi ve Darwinizm'i (maddiyun ve tabiyyun taununu) yeryüzünden silmesinden, Hz. İsa ile birlikte namaz kılıp tüm dünyaya mutlak sevgiyi, barışı, huzur ve mutluluğu hakim etmesinden, yani Allah'ın onu bu kutlu vazifede vesile etmesinden tanıyacaklardır. |
||||||||
Yazar Hakkında - Diğer Siteler TÜRKÇE KURAN-I KERİM - BİZE DESTEK OLUN - HADİS KÖŞESİ
|
||||||||